HİKAYEMİZ:
               Bilimsel çalışmalara göre, insanoğlunun yaşam kaynağı olan toprakların verimli olmasını sağlayan unsurların başında toprak altında asırlardan bu yana yaşayan solucanlar gelmektedir. Fakat kimyasal gübreler, ilaçlar vb. maddeler yıllar içerisinde yoğun ve bilinçsizce kullanılmaya başlayınca, maalesef topraklarımızın ekolojik dengesi bozuldu, organiklik değerleri giderek yok oldu ve topraklarımız bünyesinde barındırdığı yararlı mikroorganizmaları kaybetmeye başladı. Bunun sonucunda verimlilik azaldı, ilaç ve kimyasal gübre kalıntıları yeraltı suları ile çevreyi kirletmekle kalmadı, daha da önemlisi topraktan tarım ürünlerine, tarım ürünlerinden de insanlara geçerek kalıtsal hastalıkların tetiklenmesine neden oldu.

              Gelinen noktada Alzheimer başta olmak üzere birçok hastalık ülkemizde ve dünyada yaygın olarak görülmeye başladı. Bunun yanında Türkiye hariç; ABD, İngiltere, Avusturya, Polonya, İsrail, Letonya, Litvanya başta olmak üzere gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler kimyasal gübrelerin tarım arazilerini sürdürülebilir bir yapıya kavuşturmayacağını öngördü ve bilim dünyası 1940’lı yıllardan sonra solucan varlığının önemini ortaya çıkararak tarımsal üretimde Solucan Gübresi’nin kullanılmasının önemini anlattı. Kurum ve kuruluşları solucan gübresi üretimi için teşvik etti ve nihayetinde özel müteşebbislerin gübre üreticisi olma yolunda önünü açtı. Dünyadaki gelişmiş ülkeler tarım politikalarıyla, gelecek nesillere sağlıklı ve sürdürülebilir araziler bırakmak için yarışırken, ülkemizde organik gübre veya Solucan Gübresi’nin kıymeti, maalesef topraklarımızı kaybetmeye başladığımızda Milli Tarım Projesi ile anlaşılmaya başlamıştır.

              T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’mızın 2018 yılının Şubat ayında çıkardığı yönetmelikte ilk kez Solucan Gübresi’ne yer vermesi önemli bir gelişme olarak görülse de, topraklarımızın risk altında bulunması ve sektörümüzün barındırdığı potansiyel düşünüldüğünde, daha atılacak çok adım olduğu aşikardır. Bu adımların başında ise küçük büyük demeden bütün üreticiler olarak birlikte hareket etmek ve hem sektörümüzün hem de topraklarımızın sorunlarına beraber çözümler üretebilmek gelmektedir. Bu amaçla varlığını sürdüren Kooperatifimizin kapıları, ülkemizin topraklarını düşünen her vatandaşımıza açıktır. Vizyonu ve insan kaynağı kadrosuyla sadece solucan gübresi sektöründe değil, tüm gübre sektöründe dikkat çeken Kooperatifimiz, sahip olduğu kaynakları ve kurumsal yapısını etkin şekilde kullanarak dünya standartlarında ürettiği mucizevi ürünü hem tanıtmaya hem de kullanımını yaygınlaştırmaya çalışmaktadır.

              Organik, mikrobiyal ve çevre dostu Solucan Gübresi hak ettiği değere henüz ulaşamamasına rağmen, yıllardır solucan gübresi üretmekte ve ülkemizin topraklarının kimyasal gübreden kurtulması için gece gündüz demeden çalışmaktayız. Ülkemiz için yeni sayılan, ancak dünyadaki gelişmiş pek çok ülkede yarım asırdır kullanılan bu mucizevi gübre sayesinde, 10.000’lerce vatandaşımız evine ekmek götürmekte, aynı zamanda da kimyasal gübre ithalatını azaltarak ülkemizden milyonlarca dolarlık döviz çıkışını engellemektedir. Bu hususlar değerlendirildiğinde, Kooperatifimizin faaliyetlerinin hem ekonomik hem tarımsal hem de sosyal açıdan desteklenmesi gereken faaliyetler olduğu açıktır.

              Çiftçimize emektar toprağını geri kazandırmak, ”BİR” olmanın getirdiği gücü beraberce kullanmak ve üreticilerimizin emeklerini hak ettiği değerlere ulaştırmak adına, Kooperatifimiz ulusal ve uluslararası gübre pazarında yerini almış ve hızla yol almaktadır.